31 Ocak 2016 Pazar

Kilo verirken neşenizden olmayın


Defalarca kilo vermeyi deneyip başarısız olmak pek de yabancı olmadığımız bir durum. Tok olmamıza rağmen yemek istediğimiz gıdalar, şekerli ve asitli içeceklerin tüketiminin bir tür bağımlılık olduğundan söz edebiliriz. Diyet yapmak hem yeme alışkanlığımızı değiştirdiği için hem de bağımlılığını hissettiğimiz gıdalardan uzak kalmak durumunda bıraktığı için duygu durumumuzda negatif etki yapar.   
Basit karbonhidrat içeren gıdalar kan şekerini olması gerektiğinden çok daha hızlı yükseltir. Doyum ve mutluluk sağlamasına rağmen yükseldiği kadar hızla düşen kan şekeri acıkmamıza neden olur. Karbonhidratların mutluluk sağlamasını fizyolojik bakımdan bir nevi kandırma olarak niteleyebiliriz. Fazla karbonhidrat tüketerek kan şekerini yükseltmek vücudun insülin salgılanmasına neden olur. Söz konusu bu durum ihtiyaçtan fazla alınan şekerin yağa çevrilerek yağ depolarına gönderilmesi demektir. Bu durumun bir sonu yoktur çünkü her yağ hücresi bin kattan fazla büyüyebilme kapasitesine sahiptir.
Bir gıdaya bağımlı olduğumuz düşündüğümüzde ona karşı koymak daha da zorlaşır. Aşırı yeme isteğinin fiziksel ve psikolojik bileşimleri neredeyse iç içe geçmiş haldedir. Kimi zaman aşırı beslenme fizyolojik değil, psikolojik bir ihtiyaç halini alır. İnsanda mutluluk, canlılık ve zindelik hissi veren ve eksikliğinde depresif, yorgun, sıkılgan bir ruh halinin görüldüğü serotonin seviyelerini yükseltmek için de vücudumuz hızla karbonhidrat tüketmeye başlar. Kilo vermek için diyet listesi uygulayan kişilerden yaşanan bu durum duygu durumunda adeta bir yıkım yaşatıyor. Hal böyle olunca hem zayıflamak hem neşeli olmak hayalin ötesine geçemiyor.

Kilo terapisinde kullanılan ve duygu durumunu düzenleyen Mora Terapi cihazları yan etkisi olmayan bir yöntem. Karbonhidrat bağımlılığı vücuttan silen Mora Terapi kilo terapisi, vücudumuzdaki doku ve sistemler arasındaki iletişimin elektromanyetik frekanslar yardımıyla gerçekleştiğinden yola çıkarak; metabolizmamızdaki karbonhidrat bağımlılığını elektromanyetik frekanslarla siliyor.
İnsülin direncini azaltan bu yöntemde kişiler kilo verirken sıklıkla karşılaşan duygu durumundaki depresif hal, yorgunluk ve agresifliği yaşamıyor. Mora terapi kilo almaya yol açan nedenler ile duygu durumu arasında bir bağ olduğunu ve bağ üzerinden geliştirdiği çözüm ile bireylerin hem zayıflamasını hem de duygu durumundaki iyileşmeyi ortaya koyuyor. Kişinin duygu durumunun güçlendirilmesine ve kendisini duygusal olarak çok daha iyi hissetmesini sağlıyor. Mora kilo tedavileri öncesinde ve sonrasında uygulanan renk terapileri özellikle duygu durumları düzenlemek için çok önemli. Bu tedavilerle enerji alanındaki duygu durumlardaki olumsuzlukların ortadan kalkması da sağlanıyor. Renk frekans bilgisi 1 milyon kez  amplifiye edilerek vücutta bu temizlik yapıyor.










27 Ocak 2016 Çarşamba

Besin değerlerini koruyan bağırsak florası temizliği

Sindirim sisteminde yaşayan konak organizmaların çeşitli ve yararlı işlevleri bulunan mikroorganizmalardan oluştuğu sistem bağırsak floramızı oluşturur. Bağırsak florasında bilinen 500 tür bakteri mevcuttur ve söz konusu bakteriler genellikle kalın bağırsakta bulunur. Sağlıklı bir insanda bağırsak florasındaki bakterilerin % 98’i faydalı olup tüketilen besinlerdeki protein, aminoasit, karbonhidrat, disakkarit ve yağlardan meydana gelir. Bağırsak florası ile insanlar arasındaki ilişki her iki tarafa da yarar sağlıyor. İnsana fayda sağlayan bakterilerin yanı sıra bazı bağırsak mikroorganizmaları hastalık da yapabilir.

Günün koşturmacası içinde yemek yemeği unuttuğumuz ya da sağlıklı olmayan besinlerle açlığımız geçiştirdiğimiz zamanlar sıklıkla başımıza geliyor. Sindirim sistemimiz ve bağırsak floramız için önemli etkiye sahip bu durumlar sancı, ağrı ve gaz problemlerine neden olarak yaşam kalitemizi düşürüyor. Bağırsak bakterilerinin insanlar için faydalı olan çeşitli işlevleri arasında,sindirilemeyen gıdaların parçalanıp emilmelerine yardımcı olmak, hücre büyümesini teşvik etmek, zararlı bakterilerin çoğalmasını baskılamak ve bağırsaklardan kana toksik ürünlerin geçmesini engellemek sayılabilir.


Bağırsak florasında mükemmel temizlik


Mora terapi cihazları ile yapılan seanslarda ve seanları takiben verilen diyet protokolünde bağırsak florasındaki dengeler gözetilir, böylelikle vitamin ve minerallerin emiliminin de sağlıklı bir şekilde yapılması için bağırsak florası temizlenir. Tükettiğimiz gıdaların bağışıklık sistemimiz için faydalı olan ve vücudumuz tarafında emilmesi gereken vitamin ve mineralleri bağırsak floramız korur ve Mora terapinin seans ve protokolleri bunlardan vücudumuzun yararlanmasını sağlar.


Başta ağır metaller olmak üzere çeşitli toksinler enzimleri tahrip ederek bağırsaktaki sindirimi bozarlar. Bireyler bu bozulmanın etkisiyle karın bölgelerinde şişkinlik ve sancı hissederler. Yağ, protein ve şeker yeteri kadar parçalanmadığında birçok vitamin, mineral, amino asit ve diğer besin unsurlarının emilimi azalır. Emilemeyen besinler ve yan ürünleri patojen mikroorganizmaların üremesini artırır. Mora terapi ile yapılan bağırsak flora temizliği ise kişide devam eden bu durumlara son veriyor, toksik maddelerin elektromanyetik frekanslar yardımıyla vücudumuzdan atılması sağlanıyor.

22 Ocak 2016 Cuma

Alerjiyi vücudumuzdan söküp atmak mümkün!


Vücudumuz, aslında zararlı olmayan bazı maddelerden veya hava şartlarından etkilenmesi ya da psikolojik etkenler sonucu bazı maddelere aşırı tepki göstermesini alerji olarak adlandırırız. Alerjenler normalde insanların çoğu için zararsızdırlar ancak alerjinin gelişimine yatkın insanlarda alerjik hastalıklara yol açar. En sık karşılaştığımız ev tozu, polen, evcil hayvanların tüyleri, bazı gıda maddeleri ve ağır metallerden ilaçlara kadar geniş yelpazede sayabileceğimiz alerji türleri günlük hayatımıza büyük sekte vurur.


Günümüzde gittikçe artan sağlık problemlerini başında gelen alerjik hastalıkların sebebi olarak sanayileşmeyle başlayan çevresel etkiler ve beslenme alışkanlıklarını sayabiliriz. Hazır gıdaların tüketiminin artması ve paketlenmiş gıdaların başta solunum ve cilt olmak üzere pek çok sisteme ait alerjik reaksiyonları artırdığını gözlemleyebiliyoruz. Pek çok çeşidi bulunan bu alerjik reaksiyonlar, birçok yolla ortaya çıkarlar ve vücudumuzun değişik bölümlerinde kendilerini gösterirler. Çeşitli şiddette olabilen alerjik reaksiyonlar bazen hayatımızı yaşanılmaz kılar.

Kişiden kişiye değişen alerji semptomları; reaktif bronşit, geçmeyen öksürük, sık tekrarlayan enfeksiyonlar, astım, kronik sinüzit, tekrarlayan orta kulak enfeksiyonları, saman nezlesi, ciltte değişik tipte egzamalar, sivilceler gibi kendini gösterir. Klasik tıpta alerji çoğu zaman kesin tedavisi mümkün olmayan bir durumdur. Kişiye alerjiye neden olan durumlardan uzak durması tavsiye edilir. Var olan tedavi yöntemleri ve ilaçlarla alerjik durumu baskı altına tutulmaya çalışılır. Yıllar süren aşı tedavileri ise alerjinin şiddetini azaltma isteğiyle en yaygın uygulanan yöntemdir.


Vücuttaki alerjen yükü temizleniyor

Tamamlayıcı tıp yöntemi Mora terapi cihazları ise alerjiyi reaksiyonlara neden olan sebep yerin sonuç olarak algılar ve alerjiye neden olan asıl sebebi bulup onu ortadan kaldırmaya yönelir. Alerjiden kurtulmak için uygulanan terapiler esnasında kişinin vücudundaki alerjiye neden olan maddeyle birlikte ağır metal yükü ve elektromanyetik yük gibi diğer toksik yükler de temizlenir. En basit ifadeyle kişi ile alerjik maddeler arasında oluşmuş olan patolojik ilişkinin değiştirilmesi, vücut üzerinde bıraktığı izlerin silinmesi, kişinin vücudundan uzaklaştırılmasıdır. Bu işlemlerden sonra kişinin vücudunda birikmiş alerjen yük temizlenmiş olur. Kişinin vücudu kalıcı bir şekilde, doğal, sağlıklı durumuna döner. Kişi için alerji durumu yaratan frekansların vücuttan silinmesiyle beraber kişide pek çok alanda pozitif bir değişim göze çarpar ve hastaların yüzde 80’inden fazlasında olumlu sonuçlar verir.