İnflamasyon, vücudun herhangi bir zarara karşı verdiği normal koruyucu bir
yanıttır. İnflamasyon, hem akyuvarlarımızın bizi bakteri veya virüs gibi bir
dış etkenden koruması anlamına gelirken, herhangi bir sakatlık durumunda da
inflamasyon meydana gelir; örneğin spor yaparken zorlandığınızda incinen bölge
genellikle ağrılı bir hal alır, şişer ve iltihaplanır.
Doktorlar vücuttaki
iltihabı veya tıbbi terimle enflamasyonu azaltmanın en iyi yollarından birinin
ecza dolabı değil, buzdolabı olduğundan artık neredeyse eminler. Doğru
beslenerek ve özel doğru gıdalarla vücuttaki enflamasyonunuza savaş
açabilirsiniz. Bağışıklık sistemi, vücuda yabancı olan herhangi bir şey
girdiğinde (bunlar; polenler, istilacı mikroplar, kimyasal maddeler, alerjenler
vb olabilir) hemen aktive olurlar. Bu aktivasyon genellikle enflamasyon
sürecini de tetikler. Aslında enflamasyon vücudunuzu saldıralara karşı koruyan
bir sağlık bekçisidir.
Unutmayın beyniniz her zaman çalışır. Düşüncelerinizden
hareketlerinize, nefes almanızdan kalp atışlarınıza ve hatta duygularınıza
kadar her şeyinizle ilgilenir. 7/24 çalışır, siz uyurken bile. Bu beyninizin
sürekli olarak yakıta ihtiyaç duyduğu anlamına gelir. Bu yakıt tükettiğiniz yiyeceklerden
gelir. Ve yakıt olarak ne seçtiğiniz her zaman fark yaratır. Daha basit
söylemek gerekirse, yedikleriniz doğrudan beyninizin yapısını, işlevini ve ruh
halinizi etkiliyor.
Beyniniz kaliteli beslenmeden mahrum kaldığında enflamatuar hücreler beynin kapalı alanı içerisinde dolaşır ve dolayısıyla beynin dokusuna zarar verir. İlginç olan ise tıp dünyasının uzun yıllar beslenme ile duygu durum arasındaki bağlantıyı farkedememiş olmasıdır.
Neyse ki günümüzde psikiyatri bilimi, beslenme ile ilgilenmeye başlamış ve yalnızca ne yediğiniz, ne hissettiğiniz ve nihayetinde nasıl davrandığınızla değil, aynı zamanda bağırsaklarınızda yaşayan bakteri türleri arasındaki korelasyonu bile araştırmaktadır.
Bağırsak floranızdaki iyi bakteriler sadece neyi
sindirdiğiniz ve hangi yapısal maddeleri emecekleriyle ilgilenmekle kalmayıp
aynı zamanda vücudunuzdaki enflamasyon derecesini ve duygu durumlarınızdaki
değişimleri de etkiler.
Peki ne yapabilirsiniz? Farklı yiyecekler yediğinizde
nasıl hissettiğinize daha çok dikkat edin. Bir zaman aralığı belirleyerek
sadece temiz bir diyetle doğal besinleri tercih edin. Diyetinize doğal fermente
ürünleri de (turşu, kefir vb) eklemeyi ihmal etmeyin. Hatta tahılı bile kesmek
bir süreliğine güzel bir çözüm olabilir. Vücudunuzdaki değişimleri ve özellikle
duygu durumunuzdaki düzelmeyi göreceksiniz. Böyle bir diyet sonrası hem
fiziksel, hem duygusal olarak ne kadar iyi hissettiğinizi fark edeceksiniz.
Ya da siz, en iyisi Mora Terapi kilo tedavileri adı altında
uyguladığımız 3 aylık programımıza gelin. Çünkü aslen bağırsakları tamamen
sağlıklı hale getirmek üzerine, yukarıda bahsedilen tarzda rafine şeker ve
rafine tüm gıdalardan arındırılmış, doğal, Akdeniz diyetine çok yakın bir diyet
uyguladığımız 3 aylık bir protokol. Üstelik rafine gıdalara ve özellikle
karbonhidrat ve şekere olan bağımlılığınızı ortadan kaldırmaya yönelik olarak
Mora Terapi cihazımızla uygulama da yaparak bu diyet protokolüne kolaylıkla
uyum sağlamanıza yardımcı oluyoruz. Tek başınıza zorlanacağınız bir süreçte
yanınızda olarak size destek veriyoruz. En büyük desteği de Mora cihazı
veriyor. Fazla kilo bahane, sağlıklı olmak, sağlıklı duygular ve daha mutlu bir
yaşam her şeydir.
Herkese mutlu ve sağlıklı günler!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder